Skip to main content

Osmaniye Evlilik Sitesi – Şehir Hakkında

Osmaniye, verimli ve zengin tarım alanlarına sahip küçük bir şehir olan Nur Dağları’nın eteklerinde, Çukurova ovasının doğu ucunda yer almaktadır. Çukurova’yı Anadolu’nun doğu kesimine bağlayan yoğun trafikli bir lokasyonda yer alan Osmaniye, Anadolu ile Orta Doğu arasındaki geçit üzerindedir. Batıda Adana, kuzeydoğuda Kahramanmaraş, güneydoğuda Gaziantep ve güneyde Hatay illeri ile sınırı vardır. Osmaniye stratejik öneme sahip İpek Yolu üzerindedir ve Hititler, Persler ve Romalılar da dahil olmak üzere çeşitli uygarlıkların yerleşim yeri olmuştur. Bölgedeki İslami varlık ilk olarak Anadolu’da savaşan ilk Osmaniye Evlilik Sitesi Türkler olan ordusundaki yardımcılar olan Abbasi Halifesi Harun Raşid tarafından kurulmuştur. Belli ki oraya parıldadılar ve Türklerin 1071’de Malazgirt’te Bizanslılara karşı kazandığı zaferin ardından Türk fetih dalgaları başladı. Nur Dağları’na Türkmenlerin Ulaşlı aşireti yerleştirildi.

Ziyaret edilecek yerler: Osmaniye Evlilik Sitesi

Karatepe – Aslantepe Açık Hava Müzesi antik dönemden kalma kalıntılara sahiptir. Yapı, MÖ 8. yüzyılda Hitit Kralı Azatiwatis tarafından sınır kalesi olarak inşa edilmiştir. Şehir, Asurluların kalıntıları olan yüksek kuleler ve kalelerle çevrilidir. Aslantaş Baraj Gölü de görülmeye değer. Müze, Kadirli ilçesinin güneydoğusunda, ilçeye 22 kilometre, Osmaniye iline 30 kilometre ve Adana iline 130 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Tepede saray olduğu tahmin edilen Osmaniye Evlilik Sitesi yanmış iki yapı kalıntısı ve tahıl depolama kuyuları bulunmaktadır. Kalenin sırasıyla güneybatı ve kuzeydoğuda yer alan iki ana girişi vardır. Güneybatı giriş kapısında kırık parçalara sahip iki aslan heykeli bulunmaktadır. Sol ve sağdaki odalarda, günlük yaşamı ve dini faaliyetleri tasvir eden, duvar kaplama tarzında, koyu sarı ve açık sarı, sert parçalı bazalt taş bloklar üzerinde karşılıklı Finike (mandal yazıları) ve Hitit hiyeroglif yazıtları bulunmaktadır. çeşitli figür kabartmaları (taş kabartma desenler) ve benzeri yazıtlar. Kapının içinde Fırtınalar Tanrısı’nı tasvir eden 3 metre uzunluğundaki heykel bulunmaktadır. Güneydoğu kapısında insan başlı ve aslan gövdeli karşılıklı iki sfenks vardır. Sol ve sağ bölmelerde karşılıklı Finike (kazık yazıları) ve Hitit hiyeroglif yazıtları ile birlikte Güneş Tanrısı rölyefi ve çeşitli diğer kabartmalar yer almaktadır.

Osmaniye Evlilik Sitesi – Görülecek Yerler

Bodrumkale – Kastabala Şehri (Hierapolis), Osmanlı İmparatorluğu’nun en önemli kalıntılarından birine sahiptir. Ayrıca iki tarihi kilise, Antik Roma Hamamı (Hamam), sütun caddesi, 5000 kişi kapasiteli antik tiyatro, stadyum, su kemeri, kalıntılar ve kaya oyma mezarları bulunmaktadır. Osmaniye iline 15 kilometre mesafede bulunan Kesmeburim Köyü ve Bahçe Köyü sınırları içinde yer almaktadır. Kastabala’da günümüze iyi durumda Osmaniye Evlilik Sitesi ulaşılabilecek en önemli antik kalıntılar sütunlu cadde ve beş bin seyirci kapasiteli amfi tiyatrosudur. Bunların yanı sıra antik kentin diğer önemli kalıntıları iki kilise, kale, Roma hamamı, stadyum, kenti çepeçevre saran nekropol ve yaklaşık 5 km kuzeyde yer alan Ceyhan nehri üzerine inşa edilen su kemeri kalıntılarıdır. şehrin doğusunda. Kastabala, Osmaniye ilinin en önemli mesire alanlarından ve turistik yerlerinden biridir. Karapınar Bölgesi çevresinde mezar mağaraları (Cancan Türbesi) bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi Toprakkale ilçesinde bulunan Toprakkale kalesidir. Adana karayolu üzerindeki kalenin kuzeyinde antik Kınık kenti (Öranşar) kalıntıları bulunmaktadır. Haruniye kalesi, Saman kalesi ve Kurtlar kalesinin kalıntıları Düziçi ilçesinde, Kalecik köyündeki Karafenk kalesi ve Savranda kalesinin kalıntıları ise Hasanbeyli ilçesinde yer almaktadır. Bu antik kentte bulunan Finike (peg yazıları), daha önce şifresi tam olarak çözülemeyen Hitit hiyerogliflerinin deşifre edilmesi için bir anahtar sağlamıştı. Dünyadaki Hitit yazıtları öncelikle bu antik kentte çözülmüş ve okunmuştur. Bu yazıtların şifresinin çözülmesinden sonra Anadolu’da bulunan ve M.Ö. 2000 yılına kadar uzanan hiyeroglif yazıtların tamamı okunabilmiştir.